Beşiktaş’a futbolcu, yönetici ve lider olarak hizmet veren ve kazandırdığı başarılarla topluluğun efsane isimleri ortasına giren Süleyman Seba, vefatının 8. yıl dönümünde anılıyor.
Geçirdiği rahatsızlığın akabinde 13 Ağustos 2014’te vefat eden Süleyman Seba, Sakarya’nın Hendek ilçesinde 5 Nisan 1926’da dünyaya geldi. İlkokulu Sakarya’da okuyan ve çabucak sonrasında lise eğitimi için Kabataş Erkek Lisesi’ne geçen Seba, babasının isteğiyle Mimar Sinan Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Filolojisi Kısmı’nda eğitimini sürdürdü.
Siyah-beyaz sevda okulu bıraktırdı
Çok küçük yaşta İstanbul’a gelen ve Kabataş Lisesi’nin grubuna giren Seba, futbolla dolu dolu geçen hayatına birinci adımını attı.
Yetenekleriyle Beşiktaşlı yöneticilerin dikkatini çeken genç futbolcu, 1943’te siyah-beyazlı takımın genç grubunda bakılırsav almaya başladı. Beşiktaş’ta da uygun oyununu sürdüren Süleyman Seba, o yıl genç ekibin şampiyon bulunmasına büyük katkı verirken, bu performansıyla kısa müddet ortasında kadro kaptanlığına kadar yükseldi.
Lisedeki birinci senelerında Beşiktaş genç kadrosuna giren efsane lider, 1945’te Refik Osman Top periyodunda hayalini kurduğu A gruba yükseldi ve 1950’li yıllar ortasındaki 5 yılda 4 İstanbul Ligi şampiyonluğu kazanan takımda yer aldı.
Seba, 1946-47 döneminde birinci İstanbul Ligi maçına Fenerbahçe derbisinde çıktı ve grubunun 4-3 mağlup olduğu müsabakada bir gol kaydetti. Birinci döneminde 9 maçta 6 gol atan Seba, Ulusal Küme’de şampiyonluk yaşayarak mesleğinin birinci kıymetli muvaffakiyetini elde etti.
1947-48 döneminde İstanbul Ligi’nde 14 maçta 8 gol atan Süleyman Seba, grubunun en golcü ikinci ismi olarak dikkati çekti. 1949-50 döneminde mesleğinin birinci İstanbul Ligi şampiyonluğunu yaşayan efsane isim, 14 maçın tamamında oynayıp bir de gol kaydetti.
Seba, 1950’de Beşiktaş Futbol Ekibi’nin ABD’ye davet edilmesiyle, babasını üzmek kıymetine, okulunu bırakarak epeyce sevdiği siyah-beyazlı grupla bir ay mühletle bu ülkeye gitti.
Futboldan erken koptu
1950-51’den itibaren İstanbul Profesyonel Ligi ismiyle düzenlenen tertipte Seba, 1951-1952 döneminde sakatlığı niçiniyle yalnızca 3 maçta forma giyebildi. 1952-1953’te 9 maçta forma giyip 2 gol kaydeden Süleyman Seba, 1954’te daha 28 yaşındayken menisküs sakatlığı sebebiyle futbolu bırakmak zorunda kaldı.
Sağ açık durumunda vazife yapan Seba, siyah-beyazlı formayı A kadro düzeyinde 10 dönem terletti.
Siyah-beyazlı kadrodaki mesleğinde 184 maçta 44 gol atan efsane isim, bir defa de Ümit Ulusal Kadro forması giydi.
İnönü Stadı’ndaki birinci golü attı
Süleyman Seba, Beşiktaş’ın iç saha müsabakalarını yaptığı eski İnönü Stadı’ndaki birinci golü atan futbolcu olarak da tarihe geçen isim oldu.
Seba, 1947 yılında hizmete giren ve 2013’te yeni stat imali için yıkılan İnönü Stadı’nda Beşiktaş’ın İsveç temsilcisi AIK ile yaptığı açılış maçında fileleri havalandırarak, bu alanda birinci golü atan isim unvanını aldı.
Siyah-beyaz sevdayı daima yaşadı
Sakatlığı niçiniyle genç yaşında futbolu bırakmak zorunda kalan Süleyman Seba, 1957 yılında Beşiktaş Kulübüne üye oldu ve 6 sene daha sonra 1963’te birinci sefer idare heyetinde yer aldı.
Seba, birinci vakit içinderda 1963 yılında Selahattin Akel’in, akabinde da sırasıyla 1964’te Hakkı Yeten, 1968’de Talat Asal, 1970’de Agasi Şen ve 1977’de Gazi Akınal’ın oluşturdukları listelerde idare şurası üyeliğinde bulundu.
Kulübün efsane lideri oldu
Seba, 1 Nisan 1984’te epey sıkıntı bir periyotta Mehmet Üstünkaya’dan idaresi devraldı ve başkanlığı periyodunda kazandırdığı başarılarla kulübün efsane isimleri ortasına girmeyi başardı.
Süleyman Seba periyodunda Beşiktaş Futbol Kadrosu altın devrini yaşadı birfazlaca kupa kazanma başarısı gösterdi.
Beşiktaş, Süleyman Seba’nın başkanlığında Galatasaray ve Fenerbahçe ile başarılı biçimde rekabet ederken, bir yandan da biroldukca tesise kavuştu.
Antrenmanlarını çamurla kaplı alanda yapan siyah-beyazlı takım, daha sonradan “onursal başkan” unvanını alan Seba periyodunda Fulya Tesisleri’ne sahip oldu. Akaretler’deki çağdaş binasına taşınan kulüpte, futbol A ekibinin idmanlarını ve kamplarını yapacağı BJK Nevzat Demir Tesisleri’ne de bir daha Seba devrinde kavuştu.
16 yıl başkanlık yaptı
Seba, Beşiktaş’ta 16 yıl başkanlık yaparak kırılması sıkıntı bir rekora da imza attı.
Başkanlığı boyunca 8 kongrede rakiplerine daima üstünlük sağlayan siyah-beyazlı kulübün efsanesi, 2000 yılında duygusal bir konuşmanın akabinde misyonunu bıraktı.
Süleyman Seba, 16 yıllık başkanlığı kesintisiz yaparak bu misyonu en uzun mühlet yapan kişi olarak Beşiktaş tarihine geçti. 1984 yılına kadar idarede istikrar sağlayamayan siyah-beyazlı takım, efsane isimle bir arada uzun vadeli istikrar yakaladı.
Seba, başkanlığı bıraktıktan daha sonra da taraftarların ve üyelerin ilgisinden uzak kalamadı. 119. yılını kutlayan kulübün 71 yıllık kısmında Süleyman Seba’nın ismi daima Beşiktaş ile yan yana geldi.
Kulübün onursal lideri olarak da tarihe geçen Süleyman Seba, Beşiktaş Akaretler’deki mütevazı konutunda sakin hayatıyla bir daha kulübüne yakın bir ömür sürdü. Seba, meskeninde de sık sık siyah-beyazlılarla bir ortaya gelerek Beşiktaş sevdasını yaşama fırsatı buldu.
Siyah-beyazlı taraftarlar da tribünlerden sık sık Süleyman Seba lehine tezahüratlarla efsane liderlerini unutmadıklarını gösterdi.
Buruk ayrıldı
Siyah-beyazlı kulübe büyük hizmetlerde bulunan Seba, 1999-2000 döneminde futbol kadrosunun aldığı berbat sonuçların akabinde tribün ve muhalefetin yansısı daha sonrası, 2000 yılı Mart ayındaki kongrede aday olmayacağını deklare etti.
Seba, kongrede his dolu bir konuşmayla kongre üyelerine veda etti. “İnsanlarla yaşadım, insanı öğrendim. Beşerlerle yaşadım, insanlığı öğrendim. Beşerlerle yaşadım, insanlardan nankörlüğü gördüm. ‘Dostlarım, dostlarım… Lakin ben dostlarımdan epeyce korkarım.’ diyen düşünürlere hak vermemek elde değil!” halinde buruk kelamlar sarf eden Seba, uzun vadeli başkanlığını bu biçimdece sonlandırdı.
Kongreye katılan üyeler, kulüp tarihinin bir öbür kıymetli ismi Hakkı Yeten’den daha sonra oy birliğiyle Süleyman Seba’nın ikinci onursal lider bulunmasına karar verdi.
Akaretler’deki kulüp binasının bulunduğu caddeye alınan kararla Süleyman Seba ismi verilirken, Beşiktaş Belediyesi ayrıyeten bu caddede bulunan Vişnezade Parkı’na efsane liderin heykelini yaptırdı.
Beşiktaş Hentbol Ekibi’nin iç saha maçlarını oynadığı Dikilitaş’taki spor salonuna da bir daha Seba’nın ismi verildi.
Efsane ismin akabinde Serdar Bilgili kulübün yeni lideri olarak seçildi.
Seba’nın başkanlığında 22 kupa sevinci yaşandı
Mütevazı kişiliğiyle spor topluluğunun hürmetini kazanan Süleyman Seba, kulübe kazandırdığı tesislerin yanı sıra elde edilen biroldukça kupayla da taraftarların gönlünde taht kurdu.
Beşiktaş, Seba’nın başkanlığında beşer defa lig şampiyonluğu ve Cumhurbaşkanlığı Kupası kazanırken, Türkiye Kupası’nı 4 kez müzesine götürdü. Siyah-beyazlı grup, Seba başkanlığında ayrıyeten 2 Başbakanlık Kupası ve 6 Türkiye Spor Muharrirleri Derneği (TSYD) Kupası da olmak üzere toplam 22 kupayı müzesine taşıdı.
Üst üste 3 şampiyonluk
Beşiktaş, efsane lideri periyodunda üst üste 3 defa şampiyon olma başarısı gösterdi.
Metin Tekin, Ali Gültiken, Feyyaz Uçar, İstek Çalımbay ve Mehmet Özdilek üzere oyunculardan konseyi grupla başarılı sonuçlara imza atan siyah-beyazlı grup, üst üste 3 defa şampiyonluğa ulaşarak tarihinin en değerli başarılarından birine imza attı.
Beşiktaş, Süleyman Seba’nın lider olduğu 1989-1990, 1990-1991 ve 1991-1992 dönemlerinde şampiyonluğa ulaşarak tarihinin en kıymetli başarısına ulaştı.
Namağlup şampiyonluk da onun devrinde geldi
Süper Lig tarihinde tek namağlup şampiyon kadro unvanına sahip Beşiktaş, bu muvaffakiyetini da Süleyman Seba periyodunda elde etti.
Beşiktaş, 1991-1992 döneminde 30 maçta rakiplerine karşı başarılı sonuçlara imza atarak şampiyonluğa ulaştı. 23 galibiyet ile 7 birliktelik alan ve alandan hiç boynu bükük ayrılmayan siyah-beyazlı grup, Seba idaresinde bir öteki tarihi muvaffakiyete imza attı.
Son seyahatine binlerce taraftar katıldı
13 Ağustos 2014’te vefat eden Seba, birinci golü attığı BJK İnönü Stadı’nın yerine yapılan Vodafone Park’ta gerçekleştirilen cenaze merasimiyle son seyahatine uğurlandı. İnşaat halindeki statta gerçekleştirilen cenaze merasimine spor topluluğundan birfazlaca ismin yanı sıra binlerce siyah-beyazlı taraftar katıldı.
Efsane liderin naaşı, Dolmabahçe’de stadın karşısında yer alan Bezmialem Valide Sultan Camisi’ndeki cenaze namazının akabinde Feriköy Mezarlığı’na defnedildi.
Geçirdiği rahatsızlığın akabinde 13 Ağustos 2014’te vefat eden Süleyman Seba, Sakarya’nın Hendek ilçesinde 5 Nisan 1926’da dünyaya geldi. İlkokulu Sakarya’da okuyan ve çabucak sonrasında lise eğitimi için Kabataş Erkek Lisesi’ne geçen Seba, babasının isteğiyle Mimar Sinan Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Filolojisi Kısmı’nda eğitimini sürdürdü.
Siyah-beyaz sevda okulu bıraktırdı
Çok küçük yaşta İstanbul’a gelen ve Kabataş Lisesi’nin grubuna giren Seba, futbolla dolu dolu geçen hayatına birinci adımını attı.
Yetenekleriyle Beşiktaşlı yöneticilerin dikkatini çeken genç futbolcu, 1943’te siyah-beyazlı takımın genç grubunda bakılırsav almaya başladı. Beşiktaş’ta da uygun oyununu sürdüren Süleyman Seba, o yıl genç ekibin şampiyon bulunmasına büyük katkı verirken, bu performansıyla kısa müddet ortasında kadro kaptanlığına kadar yükseldi.
Lisedeki birinci senelerında Beşiktaş genç kadrosuna giren efsane lider, 1945’te Refik Osman Top periyodunda hayalini kurduğu A gruba yükseldi ve 1950’li yıllar ortasındaki 5 yılda 4 İstanbul Ligi şampiyonluğu kazanan takımda yer aldı.
Seba, 1946-47 döneminde birinci İstanbul Ligi maçına Fenerbahçe derbisinde çıktı ve grubunun 4-3 mağlup olduğu müsabakada bir gol kaydetti. Birinci döneminde 9 maçta 6 gol atan Seba, Ulusal Küme’de şampiyonluk yaşayarak mesleğinin birinci kıymetli muvaffakiyetini elde etti.
1947-48 döneminde İstanbul Ligi’nde 14 maçta 8 gol atan Süleyman Seba, grubunun en golcü ikinci ismi olarak dikkati çekti. 1949-50 döneminde mesleğinin birinci İstanbul Ligi şampiyonluğunu yaşayan efsane isim, 14 maçın tamamında oynayıp bir de gol kaydetti.
Seba, 1950’de Beşiktaş Futbol Ekibi’nin ABD’ye davet edilmesiyle, babasını üzmek kıymetine, okulunu bırakarak epeyce sevdiği siyah-beyazlı grupla bir ay mühletle bu ülkeye gitti.
Futboldan erken koptu
1950-51’den itibaren İstanbul Profesyonel Ligi ismiyle düzenlenen tertipte Seba, 1951-1952 döneminde sakatlığı niçiniyle yalnızca 3 maçta forma giyebildi. 1952-1953’te 9 maçta forma giyip 2 gol kaydeden Süleyman Seba, 1954’te daha 28 yaşındayken menisküs sakatlığı sebebiyle futbolu bırakmak zorunda kaldı.
Sağ açık durumunda vazife yapan Seba, siyah-beyazlı formayı A kadro düzeyinde 10 dönem terletti.
Siyah-beyazlı kadrodaki mesleğinde 184 maçta 44 gol atan efsane isim, bir defa de Ümit Ulusal Kadro forması giydi.
İnönü Stadı’ndaki birinci golü attı
Süleyman Seba, Beşiktaş’ın iç saha müsabakalarını yaptığı eski İnönü Stadı’ndaki birinci golü atan futbolcu olarak da tarihe geçen isim oldu.
Seba, 1947 yılında hizmete giren ve 2013’te yeni stat imali için yıkılan İnönü Stadı’nda Beşiktaş’ın İsveç temsilcisi AIK ile yaptığı açılış maçında fileleri havalandırarak, bu alanda birinci golü atan isim unvanını aldı.
Siyah-beyaz sevdayı daima yaşadı
Sakatlığı niçiniyle genç yaşında futbolu bırakmak zorunda kalan Süleyman Seba, 1957 yılında Beşiktaş Kulübüne üye oldu ve 6 sene daha sonra 1963’te birinci sefer idare heyetinde yer aldı.
Seba, birinci vakit içinderda 1963 yılında Selahattin Akel’in, akabinde da sırasıyla 1964’te Hakkı Yeten, 1968’de Talat Asal, 1970’de Agasi Şen ve 1977’de Gazi Akınal’ın oluşturdukları listelerde idare şurası üyeliğinde bulundu.
Kulübün efsane lideri oldu
Seba, 1 Nisan 1984’te epey sıkıntı bir periyotta Mehmet Üstünkaya’dan idaresi devraldı ve başkanlığı periyodunda kazandırdığı başarılarla kulübün efsane isimleri ortasına girmeyi başardı.
Süleyman Seba periyodunda Beşiktaş Futbol Kadrosu altın devrini yaşadı birfazlaca kupa kazanma başarısı gösterdi.
Beşiktaş, Süleyman Seba’nın başkanlığında Galatasaray ve Fenerbahçe ile başarılı biçimde rekabet ederken, bir yandan da biroldukca tesise kavuştu.
Antrenmanlarını çamurla kaplı alanda yapan siyah-beyazlı takım, daha sonradan “onursal başkan” unvanını alan Seba periyodunda Fulya Tesisleri’ne sahip oldu. Akaretler’deki çağdaş binasına taşınan kulüpte, futbol A ekibinin idmanlarını ve kamplarını yapacağı BJK Nevzat Demir Tesisleri’ne de bir daha Seba devrinde kavuştu.
16 yıl başkanlık yaptı
Seba, Beşiktaş’ta 16 yıl başkanlık yaparak kırılması sıkıntı bir rekora da imza attı.
Başkanlığı boyunca 8 kongrede rakiplerine daima üstünlük sağlayan siyah-beyazlı kulübün efsanesi, 2000 yılında duygusal bir konuşmanın akabinde misyonunu bıraktı.
Süleyman Seba, 16 yıllık başkanlığı kesintisiz yaparak bu misyonu en uzun mühlet yapan kişi olarak Beşiktaş tarihine geçti. 1984 yılına kadar idarede istikrar sağlayamayan siyah-beyazlı takım, efsane isimle bir arada uzun vadeli istikrar yakaladı.
Seba, başkanlığı bıraktıktan daha sonra da taraftarların ve üyelerin ilgisinden uzak kalamadı. 119. yılını kutlayan kulübün 71 yıllık kısmında Süleyman Seba’nın ismi daima Beşiktaş ile yan yana geldi.
Kulübün onursal lideri olarak da tarihe geçen Süleyman Seba, Beşiktaş Akaretler’deki mütevazı konutunda sakin hayatıyla bir daha kulübüne yakın bir ömür sürdü. Seba, meskeninde de sık sık siyah-beyazlılarla bir ortaya gelerek Beşiktaş sevdasını yaşama fırsatı buldu.
Siyah-beyazlı taraftarlar da tribünlerden sık sık Süleyman Seba lehine tezahüratlarla efsane liderlerini unutmadıklarını gösterdi.
Buruk ayrıldı
Siyah-beyazlı kulübe büyük hizmetlerde bulunan Seba, 1999-2000 döneminde futbol kadrosunun aldığı berbat sonuçların akabinde tribün ve muhalefetin yansısı daha sonrası, 2000 yılı Mart ayındaki kongrede aday olmayacağını deklare etti.
Seba, kongrede his dolu bir konuşmayla kongre üyelerine veda etti. “İnsanlarla yaşadım, insanı öğrendim. Beşerlerle yaşadım, insanlığı öğrendim. Beşerlerle yaşadım, insanlardan nankörlüğü gördüm. ‘Dostlarım, dostlarım… Lakin ben dostlarımdan epeyce korkarım.’ diyen düşünürlere hak vermemek elde değil!” halinde buruk kelamlar sarf eden Seba, uzun vadeli başkanlığını bu biçimdece sonlandırdı.
Kongreye katılan üyeler, kulüp tarihinin bir öbür kıymetli ismi Hakkı Yeten’den daha sonra oy birliğiyle Süleyman Seba’nın ikinci onursal lider bulunmasına karar verdi.
Akaretler’deki kulüp binasının bulunduğu caddeye alınan kararla Süleyman Seba ismi verilirken, Beşiktaş Belediyesi ayrıyeten bu caddede bulunan Vişnezade Parkı’na efsane liderin heykelini yaptırdı.
Beşiktaş Hentbol Ekibi’nin iç saha maçlarını oynadığı Dikilitaş’taki spor salonuna da bir daha Seba’nın ismi verildi.
Efsane ismin akabinde Serdar Bilgili kulübün yeni lideri olarak seçildi.
Seba’nın başkanlığında 22 kupa sevinci yaşandı
Mütevazı kişiliğiyle spor topluluğunun hürmetini kazanan Süleyman Seba, kulübe kazandırdığı tesislerin yanı sıra elde edilen biroldukça kupayla da taraftarların gönlünde taht kurdu.
Beşiktaş, Seba’nın başkanlığında beşer defa lig şampiyonluğu ve Cumhurbaşkanlığı Kupası kazanırken, Türkiye Kupası’nı 4 kez müzesine götürdü. Siyah-beyazlı grup, Seba başkanlığında ayrıyeten 2 Başbakanlık Kupası ve 6 Türkiye Spor Muharrirleri Derneği (TSYD) Kupası da olmak üzere toplam 22 kupayı müzesine taşıdı.
Üst üste 3 şampiyonluk
Beşiktaş, efsane lideri periyodunda üst üste 3 defa şampiyon olma başarısı gösterdi.
Metin Tekin, Ali Gültiken, Feyyaz Uçar, İstek Çalımbay ve Mehmet Özdilek üzere oyunculardan konseyi grupla başarılı sonuçlara imza atan siyah-beyazlı grup, üst üste 3 defa şampiyonluğa ulaşarak tarihinin en değerli başarılarından birine imza attı.
Beşiktaş, Süleyman Seba’nın lider olduğu 1989-1990, 1990-1991 ve 1991-1992 dönemlerinde şampiyonluğa ulaşarak tarihinin en kıymetli başarısına ulaştı.
Namağlup şampiyonluk da onun devrinde geldi
Süper Lig tarihinde tek namağlup şampiyon kadro unvanına sahip Beşiktaş, bu muvaffakiyetini da Süleyman Seba periyodunda elde etti.
Beşiktaş, 1991-1992 döneminde 30 maçta rakiplerine karşı başarılı sonuçlara imza atarak şampiyonluğa ulaştı. 23 galibiyet ile 7 birliktelik alan ve alandan hiç boynu bükük ayrılmayan siyah-beyazlı grup, Seba idaresinde bir öteki tarihi muvaffakiyete imza attı.
Son seyahatine binlerce taraftar katıldı
13 Ağustos 2014’te vefat eden Seba, birinci golü attığı BJK İnönü Stadı’nın yerine yapılan Vodafone Park’ta gerçekleştirilen cenaze merasimiyle son seyahatine uğurlandı. İnşaat halindeki statta gerçekleştirilen cenaze merasimine spor topluluğundan birfazlaca ismin yanı sıra binlerce siyah-beyazlı taraftar katıldı.
Efsane liderin naaşı, Dolmabahçe’de stadın karşısında yer alan Bezmialem Valide Sultan Camisi’ndeki cenaze namazının akabinde Feriköy Mezarlığı’na defnedildi.