TBMM Genel Şurası’nda, Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu Teklifi’nin 13 hususu kabul edildi. Meclis’te Spor Yasası için çalışmalar devam ederken Kulüpler Birliği’nden bir açıklama geldi.
kelam konusu kanun unsurlarının genelinde mutabık olduklarını fakat uygulamada önemli sorunlar yaratabilecek kimi unsurlarda tasaları olduğu belirtilen açıklamada, “Futbol kulüpleri aslına bakarsan, TFF, UEFA, FIFA’nın direkt ve dolaylı kontrolü altında faaliyet göstermektedir. SPK mevzuatına tabi kulüplerde ise ayrıyeten SPK kontrolü vardır. Kontrol ve Beyanname Yordamı başlıklı 13. Unsur, futbolu yöneten memleketler arası kurumların kuralı da olan özerkliğe tehdit oluşturmayacak biçimde kaleme alınmalıdır” denildi.
“Çıkacak yasanın bu haliyle memleketler arası statülere terslik teşkil edebileceği kaygısını taşımaktayız”
“Kulüpler Birliği olarak bütçe ve harcama prensipleri ile ilgili olarak epeyce açık ve keskin bir düzenleme yapılması gerekliliğini anlıyor ve destekliyoruz. Fakat taslaktaki 20. Husus, kulüplerin hali hazırdaki borç ve faiz yükü göz önüne alındığında, sıkıntıya deva olmaktan fazla finansal meselelerin tahlilini çıkmaza sokacak niteliktedir” eleştirisi getirilen açıklamada, ayrıyeten, “Hissedarlık Yapıs başlıklı 15. Madde’ye muhalefet edildi. “Maalesef spora kaynak sağlanması bakımından hayli faydalı olabilecek yatırımcı girişini cazip hale getirilmek yerine engellenmektedir” denilen açıklamada, “Çıkacak yasanın bu haliyle milletlerarası statülere karşıtlık teşkil edebileceği telaşını taşımaktayız” sözleri kullanıldı.
“Özür dilemesini bekliyoruz”
Öte yandan açıklamada ayrıyeten, “Kanun teklifinin ulu mecliste görüşülmesi sırasında, kanun teklifi lehine kelam alan bir milletvekilinin kulüplerimizin yöneticileri hakkında söylemiş olduği haksız ve asla kabul edilemeyecek tabir ve tanımlamalar sebebiyle, kulüplerimizin yöneticilerinin kelam konusu milletvekilinin bu konuşmasından ötürü özür dilemesini beklediğinin bilinmesini istemekteyiz” denildi.
Kulüpler Birliği’nden yapılan açıklama şöyle:
“Spor topluluğunun yakından takip ettiği büyük meclisimizde görüşülmekte olan Spor Kulüpleri ve Federasyonları Yasası ile ilgili olarak; evvela bilinmesi gerekir ki; geçmişte kulüp idarelerinin zaafları yanında Türk futbolunda amir kurumların bakılırsavleri olan gerekli kontrolleri yapmaması ve ötürüsıyla yaptırımları uygulamaması sebebiyle ortasında bulunduğu sorunlu ortam oluşmuştur. Bu sebeple Muhteşem Lig kulüpleri olarak yasanın gerekliliği ve çıkması konusunda daha öncedende tekraren söz ettiğimiz üzere hemfikiriz.
O denli ki bu yasa çalışmaları başlamadan epey daha evvelce Üstün Lig kulüpleri olarak bizler kendi iç kontrol kararlarımızı alıyor ayrıyeten finansal fair play çerçevesinde şeffaf idare anlayışıyla yönetim etme doğrultusunda adımlarımızı attık ve atmaya devam ediyoruz.
Belirtmek isteriz ki kelam konusu kanun unsurlarının geneliyle ilgili mutabık olmakla birlikte, uygulamada önemli kahırlar yaratabilecek birtakım hususlardaki kaygılarımızın değerle kıymetlendirilmesi gerektiğini sürecin başından beri olduğu üzere bugün de ısrarla lisana getiriyoruz.
Şöyle ki; futbol kulüpleri aslına bakarsanız, TFF, UEFA, FIFA’nın direkt ve dolaylı kontrolü altında faaliyet göstermektedir. SPK mevzuatına tabi kulüplerde ise ayrıyeten SPK kontrolü vardır. Kontrol ve Beyanname Yöntemi başlıklı 13. Husus, futbolu yöneten milletlerarası kurumların kuralı da olan özerkliğe tehdit oluşturmayacak biçimde kaleme alınmalıdır.
Kulüpler Birliği olarak bütçe ve harcama unsurları ile ilgili olarak fazlaca açık ve keskin bir düzenleme yapılması gerekliliğini anlıyor ve destekliyoruz. Fakat taslaktaki 20. Unsur, kulüplerin hali hazırdaki borç ve faiz yükü göz önüne alındığında, meseleye deva olmaktan fazla finansal problemlerin tahlilini çıkmaza sokacak niteliktedir. Mevcut unsur borçlanmaya değil, finansman sağlamak gayesiyle kullanılan temlik üzere araçlara odaklanmış, ayrıyeten “borçlanma” üzere hukuksal ve mali manaları değişken tabirler, net biçimde tanımlanmamıştır.
Üstelik kulüplerin bütçeledikleri gelirlerinin elde olmayan sebeplerle (Pandemi, savaş, ekonomik krizler, yayın gelirindeki indirimler v.b.) finansal sapmalara sebep olabileceği göz arkası edilmiştir.
Ceza Kararları ve Soruşturma Yolu başlıklı 47. Unsurda, asıl gaye “doğru idare ve kulüplerin mali istikrarı” ise öbür kimi maddelerde olduğu biçimde zararın tazminine bağlı ceza indirimleri getirilmeli, özetle zararın tazmini özendirilmelidir.
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihtilk evvel imzalanan finansal yapılandırma mukavelelerine bahis ana para borcu kanundan istisna tutulduğu üzere, tıpkı kontratlara husus faiz, kur farkları ve eski yapılmış kontratların denk bütçe hesaplarında da istisna tutulmalıdır.
Türkiye Futbol Federasyonu Hukuk Heyetleri ile ilgili olarak 27.07.2021 tarihindeki Genel Kurul’da, tüm paydaşların oy birliği ile aldığı ve bu şuraların bir daha Genel Heyet tarafınca seçilmesini düzenleyen statü değişikliğinin korunması, UEFA ve FIFA normları doğrultusunda elzemdir.
Hissedarlık Yapısı başlıklı 15. Husus ile maalesef spora kaynak sağlanması bakımından epeyce faydalı olabilecek yatırımcı girişini cazip hale getirilmek yerine engellenmektedir.
Çıkacak yasanın bu haliyle memleketler arası statülere terslik teşkil edebileceği telaşını taşımaktayız.
Bu bahis ile ilgili UEFA ile yapılması gereken istişarelerde rastgele bir eksiklik olmaması elzemdir.
Tüm bu eksikliklere ek olarak kanun teklifinin ulu mecliste görüşülmesi sırasında, kanun teklifi lehine kelam alan bir milletvekilinin kulüplerimizin yöneticileri hakkında söylemiş olduği haksız ve asla kabul edilemeyecek tabir ve tanımlamalar sebebiyle, kulüplerimizin yöneticilerinin kelam konusu milletvekilinin bu konuşmasından ötürü özür dilemesini beklediğinin bilinmesini istemekteyiz.”
kelam konusu kanun unsurlarının genelinde mutabık olduklarını fakat uygulamada önemli sorunlar yaratabilecek kimi unsurlarda tasaları olduğu belirtilen açıklamada, “Futbol kulüpleri aslına bakarsan, TFF, UEFA, FIFA’nın direkt ve dolaylı kontrolü altında faaliyet göstermektedir. SPK mevzuatına tabi kulüplerde ise ayrıyeten SPK kontrolü vardır. Kontrol ve Beyanname Yordamı başlıklı 13. Unsur, futbolu yöneten memleketler arası kurumların kuralı da olan özerkliğe tehdit oluşturmayacak biçimde kaleme alınmalıdır” denildi.
“Çıkacak yasanın bu haliyle memleketler arası statülere terslik teşkil edebileceği kaygısını taşımaktayız”
“Kulüpler Birliği olarak bütçe ve harcama prensipleri ile ilgili olarak epeyce açık ve keskin bir düzenleme yapılması gerekliliğini anlıyor ve destekliyoruz. Fakat taslaktaki 20. Husus, kulüplerin hali hazırdaki borç ve faiz yükü göz önüne alındığında, sıkıntıya deva olmaktan fazla finansal meselelerin tahlilini çıkmaza sokacak niteliktedir” eleştirisi getirilen açıklamada, ayrıyeten, “Hissedarlık Yapıs başlıklı 15. Madde’ye muhalefet edildi. “Maalesef spora kaynak sağlanması bakımından hayli faydalı olabilecek yatırımcı girişini cazip hale getirilmek yerine engellenmektedir” denilen açıklamada, “Çıkacak yasanın bu haliyle milletlerarası statülere karşıtlık teşkil edebileceği telaşını taşımaktayız” sözleri kullanıldı.
“Özür dilemesini bekliyoruz”
Öte yandan açıklamada ayrıyeten, “Kanun teklifinin ulu mecliste görüşülmesi sırasında, kanun teklifi lehine kelam alan bir milletvekilinin kulüplerimizin yöneticileri hakkında söylemiş olduği haksız ve asla kabul edilemeyecek tabir ve tanımlamalar sebebiyle, kulüplerimizin yöneticilerinin kelam konusu milletvekilinin bu konuşmasından ötürü özür dilemesini beklediğinin bilinmesini istemekteyiz” denildi.
Kulüpler Birliği’nden yapılan açıklama şöyle:
“Spor topluluğunun yakından takip ettiği büyük meclisimizde görüşülmekte olan Spor Kulüpleri ve Federasyonları Yasası ile ilgili olarak; evvela bilinmesi gerekir ki; geçmişte kulüp idarelerinin zaafları yanında Türk futbolunda amir kurumların bakılırsavleri olan gerekli kontrolleri yapmaması ve ötürüsıyla yaptırımları uygulamaması sebebiyle ortasında bulunduğu sorunlu ortam oluşmuştur. Bu sebeple Muhteşem Lig kulüpleri olarak yasanın gerekliliği ve çıkması konusunda daha öncedende tekraren söz ettiğimiz üzere hemfikiriz.
O denli ki bu yasa çalışmaları başlamadan epey daha evvelce Üstün Lig kulüpleri olarak bizler kendi iç kontrol kararlarımızı alıyor ayrıyeten finansal fair play çerçevesinde şeffaf idare anlayışıyla yönetim etme doğrultusunda adımlarımızı attık ve atmaya devam ediyoruz.
Belirtmek isteriz ki kelam konusu kanun unsurlarının geneliyle ilgili mutabık olmakla birlikte, uygulamada önemli kahırlar yaratabilecek birtakım hususlardaki kaygılarımızın değerle kıymetlendirilmesi gerektiğini sürecin başından beri olduğu üzere bugün de ısrarla lisana getiriyoruz.
Şöyle ki; futbol kulüpleri aslına bakarsanız, TFF, UEFA, FIFA’nın direkt ve dolaylı kontrolü altında faaliyet göstermektedir. SPK mevzuatına tabi kulüplerde ise ayrıyeten SPK kontrolü vardır. Kontrol ve Beyanname Yöntemi başlıklı 13. Husus, futbolu yöneten milletlerarası kurumların kuralı da olan özerkliğe tehdit oluşturmayacak biçimde kaleme alınmalıdır.
Kulüpler Birliği olarak bütçe ve harcama unsurları ile ilgili olarak fazlaca açık ve keskin bir düzenleme yapılması gerekliliğini anlıyor ve destekliyoruz. Fakat taslaktaki 20. Unsur, kulüplerin hali hazırdaki borç ve faiz yükü göz önüne alındığında, meseleye deva olmaktan fazla finansal problemlerin tahlilini çıkmaza sokacak niteliktedir. Mevcut unsur borçlanmaya değil, finansman sağlamak gayesiyle kullanılan temlik üzere araçlara odaklanmış, ayrıyeten “borçlanma” üzere hukuksal ve mali manaları değişken tabirler, net biçimde tanımlanmamıştır.
Üstelik kulüplerin bütçeledikleri gelirlerinin elde olmayan sebeplerle (Pandemi, savaş, ekonomik krizler, yayın gelirindeki indirimler v.b.) finansal sapmalara sebep olabileceği göz arkası edilmiştir.
Ceza Kararları ve Soruşturma Yolu başlıklı 47. Unsurda, asıl gaye “doğru idare ve kulüplerin mali istikrarı” ise öbür kimi maddelerde olduğu biçimde zararın tazminine bağlı ceza indirimleri getirilmeli, özetle zararın tazmini özendirilmelidir.
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihtilk evvel imzalanan finansal yapılandırma mukavelelerine bahis ana para borcu kanundan istisna tutulduğu üzere, tıpkı kontratlara husus faiz, kur farkları ve eski yapılmış kontratların denk bütçe hesaplarında da istisna tutulmalıdır.
Türkiye Futbol Federasyonu Hukuk Heyetleri ile ilgili olarak 27.07.2021 tarihindeki Genel Kurul’da, tüm paydaşların oy birliği ile aldığı ve bu şuraların bir daha Genel Heyet tarafınca seçilmesini düzenleyen statü değişikliğinin korunması, UEFA ve FIFA normları doğrultusunda elzemdir.
Hissedarlık Yapısı başlıklı 15. Husus ile maalesef spora kaynak sağlanması bakımından epeyce faydalı olabilecek yatırımcı girişini cazip hale getirilmek yerine engellenmektedir.
Çıkacak yasanın bu haliyle memleketler arası statülere terslik teşkil edebileceği telaşını taşımaktayız.
Bu bahis ile ilgili UEFA ile yapılması gereken istişarelerde rastgele bir eksiklik olmaması elzemdir.
Tüm bu eksikliklere ek olarak kanun teklifinin ulu mecliste görüşülmesi sırasında, kanun teklifi lehine kelam alan bir milletvekilinin kulüplerimizin yöneticileri hakkında söylemiş olduği haksız ve asla kabul edilemeyecek tabir ve tanımlamalar sebebiyle, kulüplerimizin yöneticilerinin kelam konusu milletvekilinin bu konuşmasından ötürü özür dilemesini beklediğinin bilinmesini istemekteyiz.”