Türk İlaç bölümünde 10 milyon kutuluk üretim kapasitesini son yaptığı yatırımla 20 milyon kutuya çıkaran TAB İlaç, yeni Ar-Ge yatırımı ile maksat büyüttü. İnovatif eserleriyle ‘yaşamı uygunlaştırma ve birincileri sunma’ unsuruyla İstanbul’daki tesisinde 200’den çeşitten çok besin desteği üreten TAB İlaç, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan Ar-Ge Merkezi (TAGMER) için dokümanını aldı.
Kurulduğu günden bu yana katma bedelli ve pak üretim prensibiyle süratli bir yükseliş yakalayan TAB İlaç, TAGMER ile yıllık cirosunun yüzde 7’sini Ar-Ge’ye ayıracak. Ülke iktisadına katkı sağlamak ve eser gamını büyütmek hedefiyle GMP (İyi Üretim Uygulamaları) standartlarını karşılayan üretim tesisinde faaliyetlerini yürüten TAB İlaç, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafınca bu yıl 9. defa düzenlenen Ar-Ge ve Tasarım Merkezleri ile Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Tepesinde Ar-Ge Merkezi Dokümanını teslim aldı.
Türkiye’deki birinci yerli ilaç olma hedefi
Şu an geliştirmekte oldukları 3 farklı proje ile Türkiye’deki birinci yerli ilaç olmayı hedeflediklerini belirten TAB İlaç İdare Konseyi Lideri Aytekin Pahsa, “TAB İlaç olarak kalkınma ve refahın temelinin, katma bedeli yüksek olan yenilikçi üretim olduğunun farkındayız. Bu kapsamda da kurulduğumuz günden bu yana ürettiğimiz eserlerle her vakit TAB İlaç farkını ortaya koyduk. Bundan daha sonraki süreçte de pak ve katma bedelli üretimimizin çeşitliliğini arttırmak hedefiyle, alanında yetenekli takımımızla TAGMER’i kurduk. Altı üniteden oluşan ve 22 kişilik grubumuzla 2023 yılına süratli bir başlangıç yapan Ar-Ge Merkezimizin faaliyetleri kapsamında yıl sonuna kadar hem yerli ilaç portföyümüzü genişletmeyi tıpkı vakitte yurtdışı pazarında değerli bir hisse almayı planlıyoruz” dedi.
Gıda desteklerinde yeni formüllerle fark oluşturuyoruz
Türkiye’nin yenilikçi ve yerli ilaç üreticisi olarak 200’ün üzerinde eser çeşidi ile yüksek kaliteli destek besin konusunda argümanlı olduklarını belirten Pahsa; “Temiz içerik, şirketimiz için epey kıymetli bir kavram. Bu kapsamda aldığımız sorumluluğun da farkındayız. İnsan metabolizması kendi tabiatı ortasında fazlaca kusursuz çalışan bir sistem. Bu sisteme yanlış müdahale edilmesi durumunda ise kısa, orta ve uzun vadede neler olabileceğinin kimilerini biliyoruz, kimilerini ise hiç bilmiyoruz. Yapabileceğimizin en güzeli, bildiğimiz yanlış müdahaleleri bir an evvel durdurmaya çalışmak. İşte bu noktada TAB İlaç’ın ideolojisinde ziyan vermeden, pak tekniklerle tedavi sunmak bulunuyor” kelamlarını kullandı
Türkiye’de en süratli hareket eden olduk
Uluslararası otoriteler tarafınca sıhhat ile alınan kararları uygulamada TAB İlaç olarak hayli süratli hareket ettiklerine de vurgu yapan Pahsa, sözlerini şöyleki sürdürdü:
Biroldukça ilaçta ve destek edici besinde renk ve kaplama için kullanılan ziyanlı tesirleri bir müddetdir konuşulan Avrupa Besin Otoritesi tarafınca Mart 2020’de inançlı olmayan kategorisine alınan titanyum dioksiti Türkiye’de eserlerimizden birinci sefer biz çıkardık ve alternatif tahlille üretime devam ettik. Rafine şekerin ziyanları fark edilmeye başlandı. Lakin daha ziyanlı olan yapay tatlandırıcılar şekerin yerini alır oldu. Biz eserlerimizde başta sukraloz olmak üzere aspartam, asesülfam-K üzere yapay tatlandırıcıları da kullanmıyoruz. Titanyum dioksitte olduğu üzere bu bahiste da dala taraf veren firma olduğumuzu rahatlıkla söyleyebiliriz. Kurduğumuz Ar-Ge merkezimiz ile ilaç mamüllerinin formülasyonlarında kullanılan “yardımcı maddeleri” olabildiğince elimine edeceğiz. Şu anda bu çalışmalarını sonuçlarını yorumluyoruz. Çok yakında bölümde çığır açacak yeni formülasyonlarla milletlerarası pazardaki hissemizi arttırmış olacağız”
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
Kurulduğu günden bu yana katma bedelli ve pak üretim prensibiyle süratli bir yükseliş yakalayan TAB İlaç, TAGMER ile yıllık cirosunun yüzde 7’sini Ar-Ge’ye ayıracak. Ülke iktisadına katkı sağlamak ve eser gamını büyütmek hedefiyle GMP (İyi Üretim Uygulamaları) standartlarını karşılayan üretim tesisinde faaliyetlerini yürüten TAB İlaç, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafınca bu yıl 9. defa düzenlenen Ar-Ge ve Tasarım Merkezleri ile Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Tepesinde Ar-Ge Merkezi Dokümanını teslim aldı.
Türkiye’deki birinci yerli ilaç olma hedefi
Şu an geliştirmekte oldukları 3 farklı proje ile Türkiye’deki birinci yerli ilaç olmayı hedeflediklerini belirten TAB İlaç İdare Konseyi Lideri Aytekin Pahsa, “TAB İlaç olarak kalkınma ve refahın temelinin, katma bedeli yüksek olan yenilikçi üretim olduğunun farkındayız. Bu kapsamda da kurulduğumuz günden bu yana ürettiğimiz eserlerle her vakit TAB İlaç farkını ortaya koyduk. Bundan daha sonraki süreçte de pak ve katma bedelli üretimimizin çeşitliliğini arttırmak hedefiyle, alanında yetenekli takımımızla TAGMER’i kurduk. Altı üniteden oluşan ve 22 kişilik grubumuzla 2023 yılına süratli bir başlangıç yapan Ar-Ge Merkezimizin faaliyetleri kapsamında yıl sonuna kadar hem yerli ilaç portföyümüzü genişletmeyi tıpkı vakitte yurtdışı pazarında değerli bir hisse almayı planlıyoruz” dedi.
Gıda desteklerinde yeni formüllerle fark oluşturuyoruz
Türkiye’nin yenilikçi ve yerli ilaç üreticisi olarak 200’ün üzerinde eser çeşidi ile yüksek kaliteli destek besin konusunda argümanlı olduklarını belirten Pahsa; “Temiz içerik, şirketimiz için epey kıymetli bir kavram. Bu kapsamda aldığımız sorumluluğun da farkındayız. İnsan metabolizması kendi tabiatı ortasında fazlaca kusursuz çalışan bir sistem. Bu sisteme yanlış müdahale edilmesi durumunda ise kısa, orta ve uzun vadede neler olabileceğinin kimilerini biliyoruz, kimilerini ise hiç bilmiyoruz. Yapabileceğimizin en güzeli, bildiğimiz yanlış müdahaleleri bir an evvel durdurmaya çalışmak. İşte bu noktada TAB İlaç’ın ideolojisinde ziyan vermeden, pak tekniklerle tedavi sunmak bulunuyor” kelamlarını kullandı
Türkiye’de en süratli hareket eden olduk
Uluslararası otoriteler tarafınca sıhhat ile alınan kararları uygulamada TAB İlaç olarak hayli süratli hareket ettiklerine de vurgu yapan Pahsa, sözlerini şöyleki sürdürdü:
Biroldukça ilaçta ve destek edici besinde renk ve kaplama için kullanılan ziyanlı tesirleri bir müddetdir konuşulan Avrupa Besin Otoritesi tarafınca Mart 2020’de inançlı olmayan kategorisine alınan titanyum dioksiti Türkiye’de eserlerimizden birinci sefer biz çıkardık ve alternatif tahlille üretime devam ettik. Rafine şekerin ziyanları fark edilmeye başlandı. Lakin daha ziyanlı olan yapay tatlandırıcılar şekerin yerini alır oldu. Biz eserlerimizde başta sukraloz olmak üzere aspartam, asesülfam-K üzere yapay tatlandırıcıları da kullanmıyoruz. Titanyum dioksitte olduğu üzere bu bahiste da dala taraf veren firma olduğumuzu rahatlıkla söyleyebiliriz. Kurduğumuz Ar-Ge merkezimiz ile ilaç mamüllerinin formülasyonlarında kullanılan “yardımcı maddeleri” olabildiğince elimine edeceğiz. Şu anda bu çalışmalarını sonuçlarını yorumluyoruz. Çok yakında bölümde çığır açacak yeni formülasyonlarla milletlerarası pazardaki hissemizi arttırmış olacağız”
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı