173 ülkeyi kapsayan ve global ticaretteki en değerli trendlerin haritasını çıkaran DHL Ticari Büyüme Atlası, pandemi ve savaş tesiriyle piyasalarda oluşan karamsarlığa karşın küresel ticaretin dirençli olduğuna dair olumlu bir görünüm sunuyor.
DHL ve New York Üniversitesi Stern School of Business, global ticaretteki en değerli trendlerin ve beklentilerin bir haritasını çıkartan yeni DHL Ticari Büyüme Atlası’nı (DHL Trade Growth Atlas) yayınladı. DHL Ticari Büyüme Atlası, global ticaretteki büyüme trendlerini, coğrafik değişimleri, ticareti yapılan eserleri ve iş dünyasındaki daha genel değişiklikleri inceliyor. Dünya çapındaki ticareti, bölgelere bakılırsa ve gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan ülkeler bazında karşılaştırarak 173 ülke genelinde tahlil ediyor. Kapsanan ülkeler, dünya ticaretinin, GSYİH’sinin ve nüfusunun yüzde 99’undan fazlasını temsil ediyor.
Temel Çıkarımlar: Büyüme, Değişimler ve Fırsatlar
Ülke ve bölgelerin dünya ticaretinden aldıkları hisselerde meydana gelen değişiklikleri de ölçen DHL Ticari Büyüme Atlası, son duruma ve piyasalardaki karamsarlığa karşın global ticaretin ortaya koyduğu dirence dair olumlu bir bakış sunuyor. Atlasın ortaya koyduğu temel çıkarımlar içinde şunlar bulunuyor:
NYU Stern’in İşletmelerin Geleceği Merkezi Kıdemli Araştırma nazaranvlisi ve DHL Kürselleşme İnisiyatifi Yöneticisi Steven Altman, elde edilen verilerile ilgili şunları söylemiş oldu: “Küresel ticaretin durumu ve gidişatıyla ilgili en değerli bilgileri süzmeye ve görsel içeriklerle bu bilgileri yorumlamaya çalıştık. Sonuçlar, ticaret için hem gelişmiş birebir vakitte gelişmekte olan ülkelerde ve dünyanın dört bir yanındaki bölgelerde hala ne kadar kıymetli büyüme fırsatları bulunduğunu gösteriyor. Ticari görünüm değişerek ortaya yeni zorluklar çıkarıyor, ancak bu rapor küresel ticarette önemli bir gerileme olacağına yönelik varsayımları kuvvetli biçimde çürütüyor.”
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
DHL ve New York Üniversitesi Stern School of Business, global ticaretteki en değerli trendlerin ve beklentilerin bir haritasını çıkartan yeni DHL Ticari Büyüme Atlası’nı (DHL Trade Growth Atlas) yayınladı. DHL Ticari Büyüme Atlası, global ticaretteki büyüme trendlerini, coğrafik değişimleri, ticareti yapılan eserleri ve iş dünyasındaki daha genel değişiklikleri inceliyor. Dünya çapındaki ticareti, bölgelere bakılırsa ve gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan ülkeler bazında karşılaştırarak 173 ülke genelinde tahlil ediyor. Kapsanan ülkeler, dünya ticaretinin, GSYİH’sinin ve nüfusunun yüzde 99’undan fazlasını temsil ediyor.
Temel Çıkarımlar: Büyüme, Değişimler ve Fırsatlar
Ülke ve bölgelerin dünya ticaretinden aldıkları hisselerde meydana gelen değişiklikleri de ölçen DHL Ticari Büyüme Atlası, son duruma ve piyasalardaki karamsarlığa karşın global ticaretin ortaya koyduğu dirence dair olumlu bir bakış sunuyor. Atlasın ortaya koyduğu temel çıkarımlar içinde şunlar bulunuyor:
- Covid-19 pandemisi birden fazla kişinin öngörüsünün bilakis, global ticareti önemli biçimde sekteye uğratmadı. Memleketler arası ticaret, büyümedeki artışı kısıtlayan önemli tedarik külfetlerine karşın pandemi öncesine göre yüzde 10’dan fazla büyüdü.
- Geleceğe yönelik büyüme beklentileri de şaşırtan ölçüde olumlu olmayı sürdürüyor. Büyüme varsayımları Ukrayna’daki savaştan ötürü düşmesine karşın hala 2022 ve 2023 senelerında evvelki on yıla kıyasla biraz daha süratli büyüme öngörülüyor.
- E-ticaret satışları, pandemi sırasında güzelce canlandı ve iddialar, milletlerarası e-ticaretteki kuvvetli büyümenin devam edeceğine işaret ediyor.
- Güneydoğu ve Güney Asya’da yeni ticaret büyümesi kutupları tespit ediliyor ve ticaret büyümesinin Sahra Altı Afrika’da dramatik ölçüde ivme kazanması bekleniyor.
- Ticaretteki büyüme, daha geniş bir yelpazedeki ülkelerin geneline yayılmış durumda. Son senelerda ticaretteki büyümenin dörtte birini sağlayan Çin’in bundan daha sonra da en yüksek büyümeyi kaydetmeyi sürdüreceği, lakin büyümedeki hissesinin yarı yarıya düşerek yüzde 13’e ineceği kestirim ediliyor.
- Vietnam, Hindistan ve Filipinler, 2026’ya kadar öngörülen ticaret büyümesinin suratı ve ölçeği ile öne çıkıyor. Üç ülke de biroldukça şirketin Çin merkezli üretim ve kaynak kullanması stratejilerini çeşitlendirme eforlarından yarar sağlama potansiyeline sahip.
- Yükselen ekonomiler dünya ticaretinden aldıkları hissesi 2000 ile 2012 yılları içinde yüzde 24’ten yüzde 40’a çıkardı. Artışın yarısı tek başına Çin tarafınca sağlandı ve bu hisseler son on yılda pek bir değişim göstermedi.
- aynı vakitte, yükselen ekonomiler, irtibat, inovasyon ve önde gelen şirketler kalemlerinde ileri atılımlarını sürdürüyorlar.
NYU Stern’in İşletmelerin Geleceği Merkezi Kıdemli Araştırma nazaranvlisi ve DHL Kürselleşme İnisiyatifi Yöneticisi Steven Altman, elde edilen verilerile ilgili şunları söylemiş oldu: “Küresel ticaretin durumu ve gidişatıyla ilgili en değerli bilgileri süzmeye ve görsel içeriklerle bu bilgileri yorumlamaya çalıştık. Sonuçlar, ticaret için hem gelişmiş birebir vakitte gelişmekte olan ülkelerde ve dünyanın dört bir yanındaki bölgelerde hala ne kadar kıymetli büyüme fırsatları bulunduğunu gösteriyor. Ticari görünüm değişerek ortaya yeni zorluklar çıkarıyor, ancak bu rapor küresel ticarette önemli bir gerileme olacağına yönelik varsayımları kuvvetli biçimde çürütüyor.”
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı