Ülkemizde en az 8,5 milyon engelli bulunduğunun varsayım edildiğini belirten uzmanlar, engelli istihdamının yetersiz olduğuna dikkat çekiyor. 2019 yılı prestijiyle kamu ve özel kesim dahil toplam yerleştirilenlerin 14 bin 715 kişi olduğu belirtiliyor. Uzmanlara bakılırsa, engelli istihdamının sağlanabilmesinde devlet, patron ve engellilerin ortak gayreti gerekiyor.
Üsküdar Üniversitesi Sıhhat Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu (SHMYO) Engelli Bakımı ve Rehabilitasyonu Program Lideri Öğretim bakılırsavlisi Gönül Kil Tetik, ülkemizdeki engelli istihdam imkanlarına ait değerlendirmede bulundu.
En az 8,5 milyon engelli kişi var
Türkiye’de engelli nüfusu konusunda net bir sayı bulunmadığını belirten Öğretim nazaranvlisi Gönül Kil Tetik, “Engelli nüfusu net olarak bilinmemekle birlikte, Türkiye’de engelli sayısına ait makul araştırma sonuçları mevcuttur. 2002 yılında TÜİK tarafınca bu sayının nüfusun yüzde 12,29’u olduğu tabir edilmiştir. Lakin daha sonraki senelerda tüm nüfusu kapsayan bir araştırma yahut sayım yapılmadığı için bizler an itibariyle yeni engelli sayılarını bilemiyoruz. Eksik ve yetersiz de olsa tüm bu araştırmalar gösteriyor ki Türkiye’de yaşayan engelli kişi sayısı nüfusun 10’undan fazladır. Buna göre Türkiye’de en az 8,5 milyon engelli kişi yaşamaktadır. Yapılan tüm engelli araştırmalarında bayan engellilerin erkeklerden daha fazla olduğu görülmektedir.” diye konuştu.
Engelli bireylerin iş gücüne iştirak oranı 22,1
Öğretim bakılırsavlisi Gönül Kil Tetik, TÜİK’in 2011 yılında Nüfus ve Konut Araştırması’nı AB üyeleri ile eş vakitli olarak idari kayıtlara dayalı geniş kapsamlı bir örneklem ile ortaya koyduğunu söylemiş oldu. Öğretim vazifelisi Tetik, “Nüfus ve konut araştırmasına nazaran, konutta en az bir engelli olan nüfusun işgücüne iştirak oranı erkeklerde 35,4 iken bayanlarda ise 12,5’tir. Engelli bireylerin toplam işgücüne iştirakleri ise 22,1 olarak gerçekleşmiştir. TÜİK’in Aralık 2019 datalarına göre genel nüfusun işgücüne iştirak oranı toplamda 53,0’dır. Cinsiyete dayalı işgücüne iştirak oranları incelendiğinde erkeklerde 72,0 bayanlarda ise 34,4’tür.” dedi.
Türkiye’de kamu kurumlarında ve özel bölümde engelli kotasından personel statüsünde müracaat yapanlar ve işe yerleştirilenler incelendiğinde toplam istihdam edilenlerin müracaat sayılarının çok altında olduğunun görüldüğünü kaydeden Tetik, “2002 yılında toplam müracaat 23 bin 117 kişidir. Müracaat yapanların yalnızca 10 bin 883 şahsı işe yerleştirilmiştir. Bu yerleştirmelerden yalnızca 657 kişi kamu dalında, 10 bin 226 kişi ise özel kesimde işe yerleştirilmiştir.” dedi.
2019’da engelli kotasından 14 bin 715 kişi istihdam edildi
Kamu kurumlarında ve özel kesimde engelli kotasından müracaat yapan emekçilerin sayısında 2002-2012 yılları içinde artma ve azalmalar yaşanırken 2012 yılında süratle arttığını kaydeden Öğretim nazaranvlisi Gönül Kil Tetik, “Engelli bireylerin kamu ve özel dalda istihdam edilme durumlarında ise 2011 yılından daha sonra kıymetli azalmaların olduğu dikkat çekmektedir. Bir yandan engelli kotasından müracaat yapan emekçilerin sayısı artarken istihdam edilme durumlarında ise azalmalar kelam konusudur. 2013 yılından itibaren 2015 yılına kadar azalmış, 2016 yılından itibaren artmaya başlamıştır. 2019 yılı prestijiyle kamu ve özel dal dahil toplam yerleştirilenler ise 14 bin 715 kişidir.” dedi.
Azalma eğilimi görülüyor
Engelli kotasından kamu dalında istihdam edilenler 2002 yılında 657 kişi iken 2005 yılına kadar artarak bin 728 bireye yükseldiğini tabir eden Tetik, “2006 yılından itibaren azalmış bilhassa 2008 krizinde azalmıştır. 2009 yılında nispeten küçük bir artış yaşanmakla bir arada 2018 yılına kadar şimdi tıpkı düzeylerde kalmıştır. 2018 yılında artış eğilimi başlamıştır. Engelli kotasında özel bölümde 2002 yılından 2007 yılına kadar artmıştır. 2006 yılında 22 bin 79 kişi istihdam edilmiştir. 2007 yılında istihdam edilen kişi sayısı 17 bin 291 kişidir. 2011 yılına kadar artmış, 2012 yılından itibaren azalma eğilimine girmiştir. 2019 yılında özel bölümde istihdam edilenlerin sayısı 13 bin 978 olarak gerçekleşmiştir.” diye konuştu.
Öğretim vazifelisi Gönül Kil Tetik, “Türkiye’de kamu kurumlarında engelli kotasında istihdam edilen memurların senelera nazaran dağılımında 2002-2019 periyodunda istihdam edilen engelli memur sayısı 2002 yılında 5 bin 777 kişi iken 2019 yılında 55 bin 196 şahsa ulaşmıştır. Genel olarak bir artma eğilimi olmakla birlikte engelli istihdamının yalnızca zarurî kotalar olarak düşünülmeksizin istihdam imkanlarının arttırılması gerekmektedir.” dedi.
Engellilerin tarih boyunca kısmen de olsa çalışma ömrüne dâhil olduğunu, üretime ve ailelerinin geçimine katkıda bulunduklarını kaydeden Öğretim bakılırsavlisi Gönül Kil Tetik, “Ancak sanayi ihtilali ile birlikte değişen sosyo-ekonomik yapı, medikal anlayışın da tesiri ile engellilerin çalışma ömründen daha fazla uzaklaşmalarına niye olmuştur. Engelliliğin toplumsal modelinin getirdiği yeni anlayış ve çalışmanın her birey için en temel haklardan biri olduğunun kabul edilmesi ile birlikte bu durum da değişmeye başlamıştır. Bugün engellilerin de toplumun öteki bireyleri üzere eşit fırsatlardan yararlanabilmeleri, iş ve meslek sahibi olabilmeleri ve hepsinden kıymetlisi ekonomik istikametten bağımsız, insan onuruna yakışır bir hayat sürebilmeleri gerekliliği herkesçe kabul edilmektedir.” diye konuştu.
Dünya genelinde de işsizlik oranları düşük
Niyet ve anlayıştaki bu olumlu yaklaşımın günlük hayatta uygulanabilir hale getirildiğini söylemenin güç olduğunu tabir eden Öğretim nazaranvlisi Gönül Kil Tetik, “Birleşmiş Milletler (BM) bilgilerine göre dünya genelinde engelli nüfusun işsizlik oranı halâ çok yüksektir. Bunun yanında engelli istihdamı gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler açısından da farklılık göstermektedir. Engellilerin işsizlik oranları gelişmekte olan ülkelerde 80-90’lar civarında iken, gelişmiş ülkelerde 50-60 bandında seyretmektedir.” diye konuştu.
Engelli istihdamının sağlanması ve sürdürülebilirliği için evvela işgücü piyasasının muhtaçlık tahlillerinin yapılmasını gerektiğini söz eden Tetik, ayrıyeten mesleksel eğitim ve mesleksel rehabilitasyon programlarının uygulanması gerektiğini kaydetti.
Engelli istihdamı için ortak gayret gerekli
Engelli istihdamının sağlanabilmesinde devlet, patron ve engellilerin ortak uğraşı gerektiğini de kaydeden Tetik, “Engelli istihdamına ait siyasetlerin geliştirilmesinde, işgücü piyasası, işyerlerinin mevcut durumları ve gereksinimleri belirlenerek engelli bireylerin istihdam gereksinimleri ve beklentilerinin bir ortada kıymetlendirilmesi gerekmektedir. Bu mevzuda ortak farkındalıkla siyasetlerin ortaya konulması ve yürütülmesi engelli bireylerin istihdamlarının sağlanmasında problemleri en aza indirecektir.” dedi.
Engelli aylığı kimlere veriliyor?
Öğretim vazifelisi Tetik, engelli aylığına ait şu ayrıntıları verdi:
“Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) tarafınca en az 40 ve üzeri mani oranı bulunan, kanunla kurulmuş toplumsal güvenlik kurumlarından (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı) hiç birine tabi olmayan ve muhtaçlığı ilgili SYDV’ler tarafınca belgelenen 18 yaşından büyük engellilere ya da 18 yaşından küçük engelli yakını bulunanlara verilen maddi bir haktır.”
Engelli aylığı nasıl belirleniyor?
Bu şartları taşıyanların bulunduğu yerdeki Toplumsal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’na müracaat yaparak 2022 sayılı yasa mucibince aylık bağlanmasını talep edebildiklerini kaydeden Öğretim vazifelisi Gönül Kil Tetik, “Başvuru daha sonrası gelir kriterleri kıymetlendirilir. Hanenin toplam gelirini (menkul-gayrimenkul), hanede ikamet eden kişi sayısına bölündüğünde net taban fiyatın üçte birini geçmemesine dikkat edilir. 2022 engelli maaşları aylık olarak verilmektedir. 2022 aylığında engelliler için mahzur oranına bakılırsa 2 kademe kelam konusudur: 40 ila 69 içinde pürüz oranına sahip engelli maaşı ve 70 ve üzeri pürüz oranına sahip engelli maaşı. 70 ve üzeri mani oranına sahip engelliler 40 – 69 pürüz oranına sahip engellilere oranla daha yüksek aylık almaktadırlar. Herhangi bir toplumsal güvenlik kurumundan bir gelir yahut aylık hakkından faydalananlar, isteğe bağlı prim ödeyenler, tarım sigortalısı ile birlikte kuruma prim ödeyenler engelli aylığı alamamaktadır.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Üsküdar Üniversitesi Sıhhat Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu (SHMYO) Engelli Bakımı ve Rehabilitasyonu Program Lideri Öğretim bakılırsavlisi Gönül Kil Tetik, ülkemizdeki engelli istihdam imkanlarına ait değerlendirmede bulundu.
En az 8,5 milyon engelli kişi var
Türkiye’de engelli nüfusu konusunda net bir sayı bulunmadığını belirten Öğretim nazaranvlisi Gönül Kil Tetik, “Engelli nüfusu net olarak bilinmemekle birlikte, Türkiye’de engelli sayısına ait makul araştırma sonuçları mevcuttur. 2002 yılında TÜİK tarafınca bu sayının nüfusun yüzde 12,29’u olduğu tabir edilmiştir. Lakin daha sonraki senelerda tüm nüfusu kapsayan bir araştırma yahut sayım yapılmadığı için bizler an itibariyle yeni engelli sayılarını bilemiyoruz. Eksik ve yetersiz de olsa tüm bu araştırmalar gösteriyor ki Türkiye’de yaşayan engelli kişi sayısı nüfusun 10’undan fazladır. Buna göre Türkiye’de en az 8,5 milyon engelli kişi yaşamaktadır. Yapılan tüm engelli araştırmalarında bayan engellilerin erkeklerden daha fazla olduğu görülmektedir.” diye konuştu.
Engelli bireylerin iş gücüne iştirak oranı 22,1
Öğretim bakılırsavlisi Gönül Kil Tetik, TÜİK’in 2011 yılında Nüfus ve Konut Araştırması’nı AB üyeleri ile eş vakitli olarak idari kayıtlara dayalı geniş kapsamlı bir örneklem ile ortaya koyduğunu söylemiş oldu. Öğretim vazifelisi Tetik, “Nüfus ve konut araştırmasına nazaran, konutta en az bir engelli olan nüfusun işgücüne iştirak oranı erkeklerde 35,4 iken bayanlarda ise 12,5’tir. Engelli bireylerin toplam işgücüne iştirakleri ise 22,1 olarak gerçekleşmiştir. TÜİK’in Aralık 2019 datalarına göre genel nüfusun işgücüne iştirak oranı toplamda 53,0’dır. Cinsiyete dayalı işgücüne iştirak oranları incelendiğinde erkeklerde 72,0 bayanlarda ise 34,4’tür.” dedi.
Türkiye’de kamu kurumlarında ve özel bölümde engelli kotasından personel statüsünde müracaat yapanlar ve işe yerleştirilenler incelendiğinde toplam istihdam edilenlerin müracaat sayılarının çok altında olduğunun görüldüğünü kaydeden Tetik, “2002 yılında toplam müracaat 23 bin 117 kişidir. Müracaat yapanların yalnızca 10 bin 883 şahsı işe yerleştirilmiştir. Bu yerleştirmelerden yalnızca 657 kişi kamu dalında, 10 bin 226 kişi ise özel kesimde işe yerleştirilmiştir.” dedi.
2019’da engelli kotasından 14 bin 715 kişi istihdam edildi
Kamu kurumlarında ve özel kesimde engelli kotasından müracaat yapan emekçilerin sayısında 2002-2012 yılları içinde artma ve azalmalar yaşanırken 2012 yılında süratle arttığını kaydeden Öğretim nazaranvlisi Gönül Kil Tetik, “Engelli bireylerin kamu ve özel dalda istihdam edilme durumlarında ise 2011 yılından daha sonra kıymetli azalmaların olduğu dikkat çekmektedir. Bir yandan engelli kotasından müracaat yapan emekçilerin sayısı artarken istihdam edilme durumlarında ise azalmalar kelam konusudur. 2013 yılından itibaren 2015 yılına kadar azalmış, 2016 yılından itibaren artmaya başlamıştır. 2019 yılı prestijiyle kamu ve özel dal dahil toplam yerleştirilenler ise 14 bin 715 kişidir.” dedi.
Azalma eğilimi görülüyor
Engelli kotasından kamu dalında istihdam edilenler 2002 yılında 657 kişi iken 2005 yılına kadar artarak bin 728 bireye yükseldiğini tabir eden Tetik, “2006 yılından itibaren azalmış bilhassa 2008 krizinde azalmıştır. 2009 yılında nispeten küçük bir artış yaşanmakla bir arada 2018 yılına kadar şimdi tıpkı düzeylerde kalmıştır. 2018 yılında artış eğilimi başlamıştır. Engelli kotasında özel bölümde 2002 yılından 2007 yılına kadar artmıştır. 2006 yılında 22 bin 79 kişi istihdam edilmiştir. 2007 yılında istihdam edilen kişi sayısı 17 bin 291 kişidir. 2011 yılına kadar artmış, 2012 yılından itibaren azalma eğilimine girmiştir. 2019 yılında özel bölümde istihdam edilenlerin sayısı 13 bin 978 olarak gerçekleşmiştir.” diye konuştu.
Öğretim vazifelisi Gönül Kil Tetik, “Türkiye’de kamu kurumlarında engelli kotasında istihdam edilen memurların senelera nazaran dağılımında 2002-2019 periyodunda istihdam edilen engelli memur sayısı 2002 yılında 5 bin 777 kişi iken 2019 yılında 55 bin 196 şahsa ulaşmıştır. Genel olarak bir artma eğilimi olmakla birlikte engelli istihdamının yalnızca zarurî kotalar olarak düşünülmeksizin istihdam imkanlarının arttırılması gerekmektedir.” dedi.
Engellilerin tarih boyunca kısmen de olsa çalışma ömrüne dâhil olduğunu, üretime ve ailelerinin geçimine katkıda bulunduklarını kaydeden Öğretim bakılırsavlisi Gönül Kil Tetik, “Ancak sanayi ihtilali ile birlikte değişen sosyo-ekonomik yapı, medikal anlayışın da tesiri ile engellilerin çalışma ömründen daha fazla uzaklaşmalarına niye olmuştur. Engelliliğin toplumsal modelinin getirdiği yeni anlayış ve çalışmanın her birey için en temel haklardan biri olduğunun kabul edilmesi ile birlikte bu durum da değişmeye başlamıştır. Bugün engellilerin de toplumun öteki bireyleri üzere eşit fırsatlardan yararlanabilmeleri, iş ve meslek sahibi olabilmeleri ve hepsinden kıymetlisi ekonomik istikametten bağımsız, insan onuruna yakışır bir hayat sürebilmeleri gerekliliği herkesçe kabul edilmektedir.” diye konuştu.
Dünya genelinde de işsizlik oranları düşük
Niyet ve anlayıştaki bu olumlu yaklaşımın günlük hayatta uygulanabilir hale getirildiğini söylemenin güç olduğunu tabir eden Öğretim nazaranvlisi Gönül Kil Tetik, “Birleşmiş Milletler (BM) bilgilerine göre dünya genelinde engelli nüfusun işsizlik oranı halâ çok yüksektir. Bunun yanında engelli istihdamı gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler açısından da farklılık göstermektedir. Engellilerin işsizlik oranları gelişmekte olan ülkelerde 80-90’lar civarında iken, gelişmiş ülkelerde 50-60 bandında seyretmektedir.” diye konuştu.
Engelli istihdamının sağlanması ve sürdürülebilirliği için evvela işgücü piyasasının muhtaçlık tahlillerinin yapılmasını gerektiğini söz eden Tetik, ayrıyeten mesleksel eğitim ve mesleksel rehabilitasyon programlarının uygulanması gerektiğini kaydetti.
Engelli istihdamı için ortak gayret gerekli
Engelli istihdamının sağlanabilmesinde devlet, patron ve engellilerin ortak uğraşı gerektiğini de kaydeden Tetik, “Engelli istihdamına ait siyasetlerin geliştirilmesinde, işgücü piyasası, işyerlerinin mevcut durumları ve gereksinimleri belirlenerek engelli bireylerin istihdam gereksinimleri ve beklentilerinin bir ortada kıymetlendirilmesi gerekmektedir. Bu mevzuda ortak farkındalıkla siyasetlerin ortaya konulması ve yürütülmesi engelli bireylerin istihdamlarının sağlanmasında problemleri en aza indirecektir.” dedi.
Engelli aylığı kimlere veriliyor?
Öğretim vazifelisi Tetik, engelli aylığına ait şu ayrıntıları verdi:
“Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) tarafınca en az 40 ve üzeri mani oranı bulunan, kanunla kurulmuş toplumsal güvenlik kurumlarından (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı) hiç birine tabi olmayan ve muhtaçlığı ilgili SYDV’ler tarafınca belgelenen 18 yaşından büyük engellilere ya da 18 yaşından küçük engelli yakını bulunanlara verilen maddi bir haktır.”
Engelli aylığı nasıl belirleniyor?
Bu şartları taşıyanların bulunduğu yerdeki Toplumsal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’na müracaat yaparak 2022 sayılı yasa mucibince aylık bağlanmasını talep edebildiklerini kaydeden Öğretim vazifelisi Gönül Kil Tetik, “Başvuru daha sonrası gelir kriterleri kıymetlendirilir. Hanenin toplam gelirini (menkul-gayrimenkul), hanede ikamet eden kişi sayısına bölündüğünde net taban fiyatın üçte birini geçmemesine dikkat edilir. 2022 engelli maaşları aylık olarak verilmektedir. 2022 aylığında engelliler için mahzur oranına bakılırsa 2 kademe kelam konusudur: 40 ila 69 içinde pürüz oranına sahip engelli maaşı ve 70 ve üzeri pürüz oranına sahip engelli maaşı. 70 ve üzeri mani oranına sahip engelliler 40 – 69 pürüz oranına sahip engellilere oranla daha yüksek aylık almaktadırlar. Herhangi bir toplumsal güvenlik kurumundan bir gelir yahut aylık hakkından faydalananlar, isteğe bağlı prim ödeyenler, tarım sigortalısı ile birlikte kuruma prim ödeyenler engelli aylığı alamamaktadır.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı