Direktör ve senarist Faysal Shalbukil’ın ikinci uzun metrajı, Türk-İran ortak imali “Ceviz Ağacı” sineması, sinemaseverlerin beğenisine sunuldu. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü ve TRT’nin katkılarıyla Türkiye’de çekimleri yapılan sinemada Serdar Orçin, Sezin Akbaşoğulları, Kübra Kip, Mert Yavuzcan, Şebnem Dilligil ve İstek Akın üzere tecrübeli oyuncular yer alıyor.
Yurt içi ve yurt haricinde toplam 12 ödül
Türkiye prömiyerini “39. İstanbul Sinema Şenliği Ulusal Yarışma”da yapan TRT ortak üretimi sinema, dünya prömiyerini ise “42. Moskova Sinema Festivali”nde gerçekleştirdi. Bugüne kadar yurt içi ve yurt haricinde biroldukça değerli şenliklerde gösterilen “Ceviz Ağacı” sineması, toplam 12 mükafata layık görüldü.
6. Bremen Sinema Festivali’nde “En Yeterli Edebiyat Filmi” mükafatı alan sinema, 8. Torino Underground Sinema Festivali’nde ” En Uygun Kurgu” ve “En Düzgün Film”, Eurosia Sinema Festivali’nde “En yeterli Manzara Yönetmenliği”, Milletlerarası 7. Balkan Sinema Festivali’nde “En Güzel Oyuncu” ve “En Düzgün Film”, 27. Adana Altın Koza Sinema Festivali’nde “En Uygun Sinema Müziği” ve “En Âlâ Erkek Oyuncu”, The Artist Forum’un düzenlediği 6. Şenlik of Moving Image Festivali’nde “En Uygun Film” ve “En Uygun Oyuncu”, London City Sinema Festivali’nde “En Âlâ Yabancı Film” ve 9. Antakya Sinema Festivali’nde de ”En Uygun Oyuncu” ödüllerinin sahibi oldu.
Türk ve İranlı sanatkarlar nazaranv aldı
Sinemanın imaj direktörlüğünü Vedat Özdemir, ses operatörlüğünü Mustafa Bölükbaşı üstlenirken sinemanın post yapımında İranlı sanatkarlar bakılırsav aldı. Mostafa Khergepoosh kurgusunu, Mohsen Roshan’ın sinemanın ses dizaynını, Hootan Haghshenas renk dizaynını ve Payam Azadi de sinemanın müziklerini yaptı. Sinemanın konusu ise şu biçimde; “Biroldukça açıdan silik ve pasif bir karaktere sahip edebiyat öğretmeni Hayati, karısı tarafınca hor görülüp terkedilir. bir süre daha sonra ataerkil özellikteki kasabada kimliği belirlenemeyen bir bayan cesedi bulunur. Hayati cesedin karısına ilişkin olduğunu sav edip diğerinin işlediği cinayeti üstlenir. Pekala ancak işlemediği bir cinayeti niye üstlenir insan? Sinema bu sorunun peşinde insanın en gizli, en gölgede kalmış, derin taraflarını aydınlatmaya çalışırken tutunamayış, bayan cinayetleri, şiddetin bin bir yüzü, edebiyat, tutkular ve pişmanlıklar üzere uğraklarıyla dünya yüzünde insan için özne olarak var olmanın imkanını sorguluyor.”
Yurt içi ve yurt haricinde toplam 12 ödül
Türkiye prömiyerini “39. İstanbul Sinema Şenliği Ulusal Yarışma”da yapan TRT ortak üretimi sinema, dünya prömiyerini ise “42. Moskova Sinema Festivali”nde gerçekleştirdi. Bugüne kadar yurt içi ve yurt haricinde biroldukça değerli şenliklerde gösterilen “Ceviz Ağacı” sineması, toplam 12 mükafata layık görüldü.
6. Bremen Sinema Festivali’nde “En Yeterli Edebiyat Filmi” mükafatı alan sinema, 8. Torino Underground Sinema Festivali’nde ” En Uygun Kurgu” ve “En Düzgün Film”, Eurosia Sinema Festivali’nde “En yeterli Manzara Yönetmenliği”, Milletlerarası 7. Balkan Sinema Festivali’nde “En Güzel Oyuncu” ve “En Düzgün Film”, 27. Adana Altın Koza Sinema Festivali’nde “En Uygun Sinema Müziği” ve “En Âlâ Erkek Oyuncu”, The Artist Forum’un düzenlediği 6. Şenlik of Moving Image Festivali’nde “En Uygun Film” ve “En Uygun Oyuncu”, London City Sinema Festivali’nde “En Âlâ Yabancı Film” ve 9. Antakya Sinema Festivali’nde de ”En Uygun Oyuncu” ödüllerinin sahibi oldu.
Türk ve İranlı sanatkarlar nazaranv aldı
Sinemanın imaj direktörlüğünü Vedat Özdemir, ses operatörlüğünü Mustafa Bölükbaşı üstlenirken sinemanın post yapımında İranlı sanatkarlar bakılırsav aldı. Mostafa Khergepoosh kurgusunu, Mohsen Roshan’ın sinemanın ses dizaynını, Hootan Haghshenas renk dizaynını ve Payam Azadi de sinemanın müziklerini yaptı. Sinemanın konusu ise şu biçimde; “Biroldukça açıdan silik ve pasif bir karaktere sahip edebiyat öğretmeni Hayati, karısı tarafınca hor görülüp terkedilir. bir süre daha sonra ataerkil özellikteki kasabada kimliği belirlenemeyen bir bayan cesedi bulunur. Hayati cesedin karısına ilişkin olduğunu sav edip diğerinin işlediği cinayeti üstlenir. Pekala ancak işlemediği bir cinayeti niye üstlenir insan? Sinema bu sorunun peşinde insanın en gizli, en gölgede kalmış, derin taraflarını aydınlatmaya çalışırken tutunamayış, bayan cinayetleri, şiddetin bin bir yüzü, edebiyat, tutkular ve pişmanlıklar üzere uğraklarıyla dünya yüzünde insan için özne olarak var olmanın imkanını sorguluyor.”